Yaratıcılığın Yeşerdiği Ofis Tasarımları

Özellikle pandeminin çoğu kişinin hayatına dahil ettiği home-officedeneyiminden sonra, döndüğümüz iş ortamında da aynı rahatlığı arar olduk. Çalışma alanları; sadece verilen işin ve işin bitirildiği yerler değil. Aynı zamanda yaratıcılığımızın arttığı, birlikte çalışmaya elverişli, huzurlu ve konforlu alanlardır. İş veren ve çalışanların bir arada olduğu iş habitatlarının, artık eskisi gibi olamayacağı konusunda hem fikiriz. Bir ofis tasarlarken nelere dikkat edilmeli?

Kapalı Kutularda Çalışma OUT, Açık Ofisler IN!

Eskiden çalışanların listesini çıkarır, hiyerarşiye göre metrekareler belirlenir ve çalışanlara kapalı alanlar planlanırdı. Şimdiyle bu programdan önce, çalışanlar hangi atmosferde mutlu ve yaratıcı olur, ona bakıyoruz. Çalışmalar gösteriyor ki, iş alanlarımızın özelleşmiş olmasındansa, sosyalliğin bir arada olduğu açık ofislerde, ekip çalışması verimi artıyor. Çalışanlar, daha ferah ve interaktif alanlarda, kendilerinin ifade özgürlüklerini ve yaratıcılıklarını keşfediyorlar.

Açık Ofisler

Bir açık ofis tasarlarken; ofisin göze hitap etmesinden önce, fonksiyon ve konfor düşünülmeli.

Işık oranları; mahallerin pencere açıklıkları ve gün ışığı alma oranları, buna bağlı yapay aydınlatma dağılımları, personelin ergonomisi düşünülerek seçilen ofis mobilyaları gibi pek çok kalemin itinayla belirlenmesi büyük önem taşıyor.

Bitki Kullanımı

Saatlerimizi ofislerde geçirirken, insan yapısının aslında doğaya özlem duyduğunu ve onu anımsatan ögeleri görmenin içsel olarak bizlere iyi hissettirdiğini unutmamalıyız. ‘’Bu ofiste bir şey eksik, ne eksik?’’ diye sorulduğunda, cevabı; alanı yumuşatan ve tamamlayan bitkiler olabilir. Bitki kullanımı, ofislere büyük canlılık katıyor. Bununla beraber, bitkiler canlıysa onlara özenle bakılması ve solmalarına izin verilmemesi, bu iyi hissettiren atmosferin sürekliliği için çok elzem.

Çalışanlara Farklılaşan Alanlar Verilmesi

Size bir masa verildiğini ve aylarca belki de yıllarca aynı yerde çalıştığınızı hayal edin. Bu rutini kırmak ve laptoplarınızı alıp rahat bir sedire geçmek kulağa iyi geliyor değil mi? Çalışanların, monoton çalışma standartlarını kırıp, onlara farklı çalışma hubları sağlamak, verimi ve yaratıcılığı arttırmanın etkili yollarından biri.

Sadece Çalışmıyoruz Aynı Zamanda Paylaşıyoruz

Mindfullnes kavramıyla beraber; pek çok büyük firma, çalışanlarının motivasyonlara etkisi olduğu için, yararlı seminerler, nefes, meditasyon ve yoga deneyimlerinin olduğu etkinlikler düzenliyor. Böylelikle çalışanların zihinleri de stres yönetimini doğru sağlıyor ve çalışma arkadaşlarıyla daha yakın paylaşımlarda bulabiliyor.

Farkındalık seviyesinin artmasıyla, iş arayış, sadece bütçe odaklı olmamaya başladı. İş başvuruları yapılırken, çalışma prensibi ve çalışma ortamı seçim aşamasında önemli bir etken. Özellikle Z jenerasyonu, kendisinin seçim şansı olduğunun çok daha farkında. Ofis tasarlarken sadece iş verenlerin değil, çalışan adaylarının prensipleri ve talepleri olduğunu unutmamak da fayda var.